Perşembe, Şubat 10, 2011

Geçmiş Zaman


İşbu yazılanlar, bazı defterlerin, bazı sayfalarından rastgele seçilmiş olup, yazanını keder zengini yapmaktan başka herhangi bir maksat taşımamaktadır.

"Bazen bir ses yeter
Kaçak yaraları tekrar açmaya
Onun olması gerekmez
Müziğin neşeli olması fark etmez
Tanıdık bir ses olsun yeter
Hemen de başlar
Duyuların, duygularınla kooperatif
Seni ardından bıçaklamaya

Bir koku duyarsın gayipten
Sonra bir çift gülen göz
Ki onlar sana muhtemelen
Tarifi sayfalarca bir kin kusuyordur

Yalnızlığın başı ve sonu katlanılır da
Gelişmesi içine koca bir ağaç diker
Ve büyürken
Kökleriyle canını söker
Sana açan yaprakların güzelliğini dikizlemek kalır
Can yakar ama bu güzellik
Her yaprakta onu görürsün
Birer birer

Fazla güzeldir hep
Fazla özlersin hep
Sonra düşünürsün

Sen onu artık
Ancak serbest çağrıştığı anlarda
Haddinden güzel bir imge olarak görebiliyorsundur
Kim bilir hangi godoş şimdi
Hatta belki de tam şu anda
O ağacın dibine uzanmış
Onun olmanın paha biçilmezliğinden mütevellit
Herhangi bir şeyler söyleyip
Şair muamelesi görüyordur
Diye sormaya gör sen
Ama sormuşsundur çoktan
Halefini merak eder erkek cinsi
Bok sürdürmediğin egon
İtin götüne ring servisi yapadursun
Toparlarsın kendini
Ağaç yok olur
Yerine çok ülser bir boşluk gelir
Biraz da gözlerine sigara dumanı
Özlersin
Bazen çok fazla özlersin
Bazen hatta
Şimdi çağırsa beni
Kollarına koşsam, dersin
Sonra müzik susar
Sen gönlünün acısını eline vuruyorsundur
Aslında güzel olabilirdi desen de
Di'li geçmişe çare yoktur
Ki sen çoktan beri
Artık istenmez zamanların
Lezzetsiz bir anısı olmuşsundur
O bunları okusa keşke dersin
Sebebi yoktur, zannedersin
Ama vardır
Sebep, seni en iyi tanımasını istediğine
Kendini sorabilmeyi istemektir
Kağıt bitmiştir
Kelimeler susmaya başlar
Bir nefes daha çekersin sigarandan
Gecenin ortasında
Güneş bile kül olur
Gözlerin dolar
Ve aşkın tek taraflı feshedilir."

17.09.2010
Ankara


"Siz yokken, her şeyin tek bir sıfatı var, her şey sizsiz. Bırakalım bu, sen denilmesi gereken çok güzele siz demek idari başkent resmiyetini. Size sadece sen diyelim. Karşımıza alıp seni, seviyorum, diyelim. Bizi, bizlikten kurtarıp ben yapsan. Bak hazır senin sayende var oluyorum ben. Varlığım, armağanlığını geçtim, varlığınızdandır hanımefendi. Sen gelmeyeceksen, size de razıyız. Alkol sizden razı olsun. Gene defterine veresiye bir aşk gönlün. Sensizken, sevmek, ha veresiye ha hiçesiye, ne fark eder. Sen, siz yoksunuz esasında. Yalnızım ben. Ama yanlış anlamayınız, sizi suçlamıyorum. Daha tam olarak tanışamadık bile. Ama oradasınız biliyorum. Tanısam daha bile çok severdim sanırım sizi. Yine de birbirimizleri kandırmayalım. Sizinle hem tanışıklığım, hem tanışabilme ihtimalim hem de ilişkim yok denecek kadar yok."

24.09.2010
Ankara

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

top