
The Dandy Warhols'un üçüncü stüdyo albümüydü Thirteen Tales From Urban Bohemia. Ben de henüz birkaç gün önce edindim. O zamana kadar iki şarkıyı biliyordum albümden; Bohemian Like You ve Neitzsche. O zamanlar da bu şarkıların indie-rock'ın zirvesi olduğunu düşünürdüm (evet çünkü Franz Ferdinand brit-rock'tır, indie değil..) Albümü dinledikten sonra aklımda kalan şey çok kısa bir cümleye sebep oluyordu, "vay be". Çünkü ortadakü müzik yalnızca güzelden öteydi. Tasviri pek mümkün olmayan bir şeydi. Hani bazen çok şey hisseder ama ne hissetiğini bilemezsin ya, bu da aynen öyle bir albümdü. Yine de bir denemem gerekirse şöyle ifade edebilirim sanırım.
Metallica'nın The Black Album'deki hacimli/tok sound + Grunge ve Punk arası ama Punk'a daha yakın bir müzikal enerji + Trent Reznor tarzı vokal + nicelik ve nitelik olarak çok distortion + marjinal sözler + Indie tabanı + Pink Floyd saykodelizmi + hüzün + yabancılaşma + endorfin.
Sonuçta ortaya çıkan şeye sanırım en doğru tanım "Saykodelik Pop". Peki saykodelik bir pop olur mu? Pop saykodelik olabilir mi? Olur, oluyormuş. Hem de çok güzel oluyormuş. Belki bu şimdi diyeceğim abartılı daha doğrusu fazla kişisel bir yargı gibi gelecek ama bu albümün değer olarak Pearl Jam'in Ten'inin yanında yer alması kesinlikle ayıp olmaz. Thirteen Tales From Urban Bohemia müziğiyle, sözleriyle, derinliğiyle, bütünlüğü ile kendi çağının çok ilerisinde bir albüm. İçinde her iki tip post-modern rock dinleyicisi için de şeyler barındırıyor. Hem bir yandan köklerine sağdık bir sound hem de deneysel tınılar. Albümün tepe noktasının hala sözleri toplam iki cümleden, I want a God who stays dead not plays dead. I, even I, can play dead, oluşan Neitzsche olduğunu düşünüyorum. Zaten albümün ilk üç şarkısı bir şarkı aslında ve Nietzsche bu üçlemenin son ve en taş üyesi. Bu şarkılar sırasıyla Godless, Mohammed ve Neitzsche. Bu saykolik intronun ardından gelen Country Leaver arkasından gelen şarkılar gibi daha moralli bir sound'a sahip. Taa ki sekizinci şarkı olan Sleep'a kadar. Bu şarkının hala No Surprises'ın üvey kardeşi olduğunu düşünmekteyim. Çalıntı falan manasında değil. İkisi de aynı frekansta yayım yapıyor. Yine de albüm insanı ne kadar üzerse üzsün Bohemian Like You çalarken hüzünlü olmak nerdeyse imkansız. Blues'a yakın bir outro olan The Gospel ile nihayete eriyor bu 56 dakikalık müzikal zevk-ü sefa.
Bu albümün değeri belki bir gün, herhalde asla, anlaşılacak. Sadece bir Vodafone reklam cıngılı olarak hatırlanacak olması tek şeyin bu kült olması gereken albümden üzücü elbette. Özellikle Andre 3000 çağımızın Hendrix'i olarak taçlandırılırken, özellikle Arcade Fire ilahlaştırılırken.
[MP3] The Dandy Warhols - Godless + Mohammed + Neitzsche + Sleep + Bohemian Like You
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder