Pazar, Temmuz 29, 2007

Makina, Bitti, Sonunda!

12 yıl.. Hatta gerçekçi bir uslüpla; "12 yıl be ulan!" 12 yıldır bu adamı takip ediyorum ben. Neredeyse yaptığı televizyon dahili/harici her işinde. Herbiri belleğe kazınan Zaga bölümlerini ya da Televizyon Çocuğu'nun kült zamanlarını saymıyorum bile. Yan programlar, televizyon dizileri en önemlisi olarak tiyatro oyunları. Hayatta pek az sayıda gerçekten hayranlık duyduğum insan oldu. İşte onlardan biri, bir zamanlar en önde gelenleri olan, Okan Bayülgen'dir. Ben iflah olamayan bir Okan Bayülgen hayranı olduğumu her zaman üstelik gurur da duyarak kabul ettim. Üslubumdan bundan artık pişmanlık duyduğum anlamı çıkmasın. Hala sadece yaptığı bir tekil iş ve ya diğer işlerinin tümünden değil, tavrı ile idol olarak kabul ettiğim kimselerden biridir. Daha doğrusu bu idol almak tanımına en uyduğu haliyle "insanların ağzına s.çan Okan Bayülgen" idi. Peki neden? Öncelikle tavır, daha doğrusu bu tavrı kendime yakın bulmam. O "s-okan" karakterinin kendimle olan benzerlikleri ve gerçekçi olmak gerekirse hepimiz kendimize benzeyen insanlara hayranlık duyuyoruz. Daha sonra ise kariyeri ile. Hobilerini yapıp para kazanan insan olmasıyla. Oldukça da bu coğrafyadaki en donanımlı adamlardan biri olmasıyla. Sadece, Hakkı Devrim'i 2 yıldan uzun süre boyunca Televizyon Makinası/Makina'da tutabilmiş olması bile yeterli.

Yine de şu da bir gerçek ki Makina isimli program tam anlamıyla bir ızdıraptı. Zaman kaybı, uyku kaybı, yer kaybı vs. kaybı olmasından ziyade Makina, Okan Baülgen'in ortaya koyduğu ilk kötü işti ve gerçekten çok fazla kötüydü. Zaga gibi bir efsaneden, Televizyon Makinası gibi gerçekten başarılı olmayı becermiş komplike bir programdan sonra Makina.. Dürüst olmak gerekirse Makina s.çtı! Her bakımdan, her şeyi ile. Dekor, ışıklandırma, konuklar, tavır, Gürgen Öz.. Televizyon Makinası'nın sarı ışıklarının altındaki harkulade programın yerini beyaz, rahatsız edici ışıkların altındaki zaman kaybı almıştı. Benzetme ile; hotel lobisinden hastane koridoruna çıkmak gibiydi. Rezildi, berbattı, iğrençti, üzgünüm ama Makina hakikaten başından sonuna kadar her bölümde b.k gibiydi! O yüzden asla program seyircisinin "çok azgın olduğuna" ya da programda eğlenildiğine inanmadım. Kimse inanmadı. Utaçtı hatta. Okan Bayülgen'i bir gün karşısındaki salak konuğu ile konuşurken "peki efendim, sepet efendim" modunda göreceğimi asla zannetmezdim ama inanmama yetecek kadar çok örnek oldu. Sonuçta Makina eğlendiremedi, bilgilendiremedi, çok istisnai örnekler haricinde de bana bir şey katmadı. O, Asena ve Seray Sever'in çirkefliklerine sahne olan, Hakkı Devrim gibi bir insana "görgü klavuzu yok mu?" dedirttirip stüdyoyu terk ettiren bölüm hala aklımdadır. Bu muydu yani 40'lı yaşlarında Okan Bayülgen'in varacağı yer?!..

Eğer Zaga bu şekilde ekranlara veda ediyor olsaydı, bu önemli, uğruna alkol tüketilesi bir hüzün olurdu. Ama şimdi Makina bitti ve.. ve rahatlamadan başka bir şey hissetmiyorum. Yine de Okan Bayülgen'in ürettiği her şeyi tüketir miyim? Yaparım büyük ihtimalle ama bir Makina örneğinin daha olması durumda pek zannetmiyorum. Üzülüyorum dürüst olmak gerekirse. Hala hayranım ama bu da çok büyük bir hayal kırıklığıydı. Bir gün Okan Bayülgen'in yaptığı bir işe "berbat" diyebileceğimi asla düşünemezdim!

5 yorum:

  1. ben de yıllardan beri süregelen okan bayülgen hayranlığıma rağmen, makinayı seyretmiyordum pek.. hiç üzülmedim... hiç..

    YanıtlaSil
  2. Ben şahsen yeni projesini merakla bekliyorum.

    YanıtlaSil
  3. 12 yıl deme bana... 4 yaşından beri mi izlliyosun.. ben olsam neyse hadi, 6 yaşından beri okan izliyorum ulan!

    YanıtlaSil
  4. @man on the prowl: Evet hocam öyle. Hem 2007'den 12 çıkarıp 1994'e nasıl gelebildin, tapıyorum matematiğine. Hadi git bir çay koy, liam da sana koysun :D

    YanıtlaSil
  5. Okan Bayülgen'i çok severim ama Makina'yı izlememe nedenim olarak uykusuzluk çekmek istememem olduğunu düşünmüştüm hep. Asıl neden senin yazdıklarınmış; gerçekten sevseydim izlerdim ki küçükken annemler gece tv izlememe izin vermiyorken bile izlemeyi başarıyordum. Radyodan da dinlerdim. Ne güzel günlerdi... Bir sonraki işinin daha iyi olmasını dileyerek beklerim...ama daha az konuklu olsa çok iyi olur. Az bölüm izledim, o kadarında bile ben strese girdim konuk ne zaman konuşacak, sıkıldı zavallı diye diye...

    YanıtlaSil

top